Türkiye'de bireysel emeklilik sistemi (BES), son yıllarda büyük bir ivme kazanarak 17,36 milyon kişiyi sisteme dahil etti. Bu rakam, ülkenin emeklilik tasarrufları konusunda atılan önemli adımları ve bireylerin gelecekteki maddi güvence arayışlarını gözler önüne seriyor. Bireysel emeklilik sistemi, hem zorunlu hem de isteğe bağlı olarak vatandaşların, emeklilik dönemlerinde daha iyi bir yaşam standardına sahip olmalarını hedefliyor. Bugünkü yazımızda, bireysel emeklilik sisteminin detaylarını, önemli avantajlarını ve katılım oranlarının neden bu kadar arttığını ele alacağız.
Bireysel Emeklilik Sistemi, katılımcıların düzenli olarak yaptıkları tasarrufları, belirlenen bir süre sonunda değerlendirme imkanı sağlayan, Türkiye’deki emeklilik sistemine entegre bir yapıdır. Bu sisteme katılan bireyler, emeklilik dönemlerinde birikimlerini daha değerli hale getirirken, devletin sağladığı katkı payları ile tasarruflarını artırma fırsatı bulurlar. 2017 yılında zorunlu hale getirilen BES, çalışanların yanı sıra işverenlerin de sistemin bir parçası olmasına olanak tanıyacak şekilde yapılandırılmıştır. Böylece, milyonlarca birey, gelecekteki yaşam standartlarını iyileştirmek adına bir adım daha atmış oluyor.
Bireysel Emeklilik Sistemi’nin sunduğu en büyük avantaj, devletin sağladığı katkı payıdır. Katılımcıların yaptıkları her 100 liralık birikime, devlet tarafından %25 oranında katkı sunulmaktadır. Bu durum, özellikle genç nesillerin tasarruf planlarını etkileyen önemli bir teşvik unsuru haline gelmiştir. Ayrıca, BES’te profesyonel yönetim hizmeti alınması, katılımcıların birikimlerini daha verimli bir şekilde değerlendirmelerine yardımcı olur. Düşük maliyetlerle, uzun vadeli yatırımların yapılabilmesi, bireysel emekliliği cazip kılmaktadır. Tüm bu nedenlerden dolayı Türkiye’de BES’e katılım oranı giderek artmaktadır.
Son yıllarda, BES’e olan ilginin arttığı bir diğer faktör ise, emeklilik dönemlerinde sağlanacak maddi refahın önemi üzerinde yapılan farkındalık çalışmalarının artırılmasıdır. Eğitimler, seminerler ve kamu spotları ile bireyler, gelecekteki maddi güvenliklerinin teminat altına alınabilmesi için erken yaşta tasarruf yapma bilinci kazandırılmaktadır. Bu bilincin artması, 17,36 milyon kişinin bireysel emeklilik sistemine katılmasının sebeplerinden biri olarak öne çıkıyor. Ayrıca, şehirleşme ve nüfusun yaşlanma süreci, emeklilik döneminde geçim sıkıntısı yaşamamak için bireylerin daha çok tasarruf yapmalarını gerektirmektedir. Bu durum, bireysel emeklilik sisteminin büyümesine katkı sağlamaktadır.
Sonuç olarak, 2023 yılı itibarıyla Türkiye'de Bireysel Emeklilik Sistemi, 17,36 milyon kişi ile dikkat çeken bir büyüme kaydetmiştir. Bireylerin tasarruflarını güvence altına almaları, devlet teşvikleri ve eğitimlerin artması ile mümkün hale gelmiştir. Bireysel emeklilik, gelecekteki güvenliğimiz için önemli bir adım olup, katılımcılara yalnızca maddi açıdan değil, duygusal açıdan da bir rahatlık sunmaktadır. Bireysel emeklilik sistemine katılanların sayısının artması, ülke genelinde tasarruf bilincinin artmasının yanı sıra, ekonomik sürdürülebilirlik açısından da olumlu katkılar sağlamaktadır.